Seçim öncesi fiyat artışı ve kredi kartına taksit sınırı beklentisiyle lk çeyrekte yüzde 15-20 artan satışlar, ikinci çeyrekte yerini durgunluğa bıraktı. Bankaların kredi kartına 9’a kadar verdiği taksiti 2-3’e indirmesiyle satışlar yüzde 35’e kadar geriledi. Sektör temsilcileri, “Bankalar 100 liraya da 50 bin liraya da 2-3 taksit yapıyor, piyasada durgunluk var” diye konuştu.

Hamide HANGÜL

Enflasyonist ortamda yeni bir zam endişesiyle talep ve fiyat artışı bir kısır döngüye girerken, son dönemde kredi kartı taksitlerinin azalması ekonomide soğumayı da beraberinde getirdi. Yerel seçim öncesi fiyatlarda artış ve karta taksit sınırı beklentisiyle ilk çeyrekte yüzde 15-20 artan satışlar, ikinci çeyrekte yerini durgunluğa bıraktı.

Bankaların kredi kartına kampanyalarla 9-12’aya kadar tanımladığı taksitleri, şimdi en fazla 2-3 ayla sınırlandırdığına işaret eden sektör temsilcileri, bu durumun iç piyasa satışlarında yüzde 20-35 gerilemeye neden olduğuna dikkat çekti.

Bankaların 100 liraya da 50 bin liraya da 2-3 taksit yaptığını belirten sektör temsilcileri, “Bankalar, önceden kredi kartıyla yapılan alışverişlerde kampanyayla 3-4 taksit daha yapıyordu. Firmaların da taksitiyle bu 9’a kadar çıkıyordu. Şimdi 2-3’e indi. Ekstra taksitte vade farkı var, komisyon oranları çok yüksek. Bu da maliyeti artırıyor. O nedenle piyasada bir durgunluk var” değerlendirmesinde bulundu.

'Sınır sektörün doğasını yansıtmıyor'

Konfor Grup İcra Kurulu Üyesi Akın Can, dünya pazarında payını artıran, dış ticaret fazlası veren sektörün, kritik bir dönemde olduğunu ve düğün sezonu olarak tanımlanan ayların yaşandığını söyledi. Can, şöyle devam etti: “Maliyetlerin sürekli değişmesi, tüketicilerin alımını hızlandırıyor. Psikolojik olarak bugün almadığı ürünü yarın daha pahalıya alacak olma hissi tüketicilerde ‘erteleme’yi ortadan kaldırıyor. Ulaşılabilir fiyattaki kaliteli ürünler tercih sebebi oluyor. Hali hazırda kredi kartlarına yapılan 9 taksit sınırının mobilya sektörünün doğasına uygun olmadığını düşünüyoruz. Kendi dinamiklerimize uygun taksitlendirme bekliyoruz. Sınırlama nedeniyle yüzde 25-30 düşüşten söz edebiliriz. Konfor Grup olarak tüketicilerin alım gücüne uygun hazırladığımız 24 aya varan taksit seçenekleri çok daha fazla tercih ediliyor. Kendi bünyemizde yaptığımız kampanyaların toplam satışlara etkisinin yüzde 40 olduğunu gözlemliyoruz. Eylül ayını da kapsayacak şekilde satışların artmasını bekliyoruz.”

'Durgunluğun bir nedeni az taksit'

İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Ahmet Güleç, mobilya sektörünün bir süredir durgun olduğunu belirterek, şöyle devam etti: “Dengeli kur olmayınca emek yoğun sektör mobilyada azalış söz konusu. Şu anda stabil gidiyor ancak bunun geçici olduğunu, değişeceğine inanıyoruz. Firmalarımızın kapasitesini kullanmak için taksit ihtiyacı var. Taksit ne kadar çok olursa o kadar çok satın alma oluyor. Öbür türlü ya zararına satacak ya da istihdamda azalma olacak. Finansmanın pahalandığı bir dönemde taksitin azaltılması değil, artırılması gerektiğine inanıyoruz. Hatta ticari kartlara taksit olursa sektörümüze kolaylık sağlar. Bir gıda ürününün taksitle satılmamasını anlıyorum ancak, mobilya 10 yıl kullanmak için alınan bir eşya. Durgunluğun bir nedeni de taksitin az olması. En az 9 ya da 18 ay olmalı ki sektör rahatlasın.”

'Maksimum 2’ye bölünüyor'

Schafer Yönetim Kurulu Üyesi Murat Aslan, kredi kartıyla yapılan alışverişlerde 8-9’a kadar çıkan taksit seçeneğinin, bir süredir 2’ye bölündüğünü, bu durumun piyasada yaklaşık yüzde 35’lik bir daralmaya neden olduğuna işaret etti. Aslan, “Eskiden 100 liralık bir ürün bankaların kampanyayla 5, firmaların da 3 ay eklemesiyle 8 taksitte alınabiliyordu. Bankalar bugün maksimum ikiye bölüyor. Çoğu firma daha fazla taksiti tek başına finanse edemediği için çeyiz grubu satan yerleri çok etkiledi. Faiz oranları da yüksek. 100 liralık da alsanız, 50 bin liralık ürün de alsanız 2 taksit. O nedenle bu vade farkını ürüne yansıtsanız fiyat artıyor, bu da zaten enflasyonu artıran bir durum. Daralma uzun dönemde devam ederse, bunun istihdama da etkisi olur.”

'Komisyon çok yüksek'

MODOKO Başkanı Koray Çalışkan: “Kredi kartlarında son bir aydır şöyle bir durumla karşı karşıyayız. Biz normalde 2 taksit yapıyorduk kredi kartına, banka da 2,3 taksit daha yapıyordu. Toplamda 5’e kadar taksit yapılıyordu. Bunun kalkması bizi inanılmaz şekilde etkiledi. Bir nevi işler tamamen nakite döndü. Komisyon oranları çok yüksek olduğu için biz de fazla taksit yapamıyoruz. Fiyatlar da yüksek olduğu için bir anda tüketici 500 bin’i 5’e 10’a bölecekken nakit ödemek zorunda kaldı. Bu olumsuz etkiledi. Evlilik sezonunda aşırı hareketlilik yok. Tam tersi hatta piyasa çok sakin. Bahçe mobilyası nispeten daha hareketli. Piyasada genel olarak bir durgunluk var. Mobilyacılar zararına çalışıyor diyebiliriz. Enflasyon yukarıdayken, döviz kuru aynı. 100 dolara verdiğimiz ürün içeride döviz aynı kaldığı için ihracatta da düşüş var. İhracatta da iç pazarda da durum pek iç açıcı değil.”

'Bankalar taksit yapmıyor'

Züccaciyeciler Derneği (ZÜCDER) Başkanı Mesut Öksüz, bankaların taksit sınırına işaret ederek, bu durumun talebi etkilediğini ve yüzde 25-30 daralmadan söz edilebileceğini belirterek, “Sepet ortalamamız çok düştü. O da ciroya yansıyor. Sadece evlenecek olan kişilerin yaptıkları bir düğün alışverişleri var şu an. Bir de Anneler Günü gibi özel günler nedeniyle bir satış durumu oldu.”

'Taksit 9’da kalsın istihdam korunsun'

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Üyesi Semir Kuseyri, taksitte sınır ve fiyatlarda artış düşüncesinin, ilk çeyrekte beyaz eşyaya talebi artırdığını belirterek, “Bu pazarı yukarı çıkardı ve talepte artış görüldü. Özellikle evlenme hazırlığı yapan tüketiciler hem olası taksit sanırı, hem fiyat artışlarından etkilenmemek için talepte yüzde 15- 20 artış oldu. Ilk üç aylık dönemde” dedi. En fazla talebin buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, fırın gibi beyaz eşya ürünlerinde görüldüğüne işaret eden Kuseyri, kurutma makinesinin de ilgi gördüğünü vurguladı. Ancak son dönemde kredi kartıyla yapılan alışverişlerde daha düşük taksitlerin söz konusu olduğuna işaret eden Kuseyri, bazı bankaların peşin fiyatına 9 yerine 3 taksit verdiğini, ekstra taksit talebinin ürünü pahalılaştırdığını belirterek, “Çünkü faiz oranları yüksek. Tüketicinin ödeme seçenekleri kredi kartından geçiyor. Sektörün gelişimi için taksit sayıları devam etmeli. Biz taksit sayılarının geri çekilmesini istemiyoruz. Bu istihdam sorunu yaratır. Bunun 9’da kalmasını istiyoruz. İç piyasa yukarı çıkartılmalı” diye konuştu

'Komisyon yükünü alıp bankalarla anlaştık'

Soyserin Grup Genel Müdür Yardımcısı Ozan Aras, mobilya sektörünün istikrarsız bir dönemden geçtiğini, yılın ilk yarısı için potansiyelin altında bir satışın söylenebileceğini dile getirdi. Bunun yanı sıra, yerel seçim süreci ve ardından gelen 9 günlük bayram tatilinin de satışları etkilediğin belirten Aras, şöyle devam etti: “Uzun süreli bayram tatilleri tüketicilerin öncelikli harcamalarını etkiliyor, mobilya alışverişini ötelemelerine sebep oluyor. Tüketicilerin şu anda en büyük beklentisi kaliteyi uygun fiyata almak. Mobilya alışverişine ayırdığı para her geçen gün daha kısıtlı hale geliyor. Örneğin; tüketiciler önceden koltuk takımını ya da genç odasını 5 senede bir değiştirirken, artık çok daha kaliteli bir ürünü uygun fiyata alıp çok daha uzun süre kullanmak istiyor. Buna örnek olarak beşiklerin yerini, çocukların çok daha uzun süre kullanabilecekleri montessori yatakların almasını da gösterebiliriz. Komisyon yükünü kendi üstlerimize alarak bankalar ile anlaştık. Tüketiciye 9 taksit avantajını birden fazla banka opsiyonuyla sunduk. Bu komisyon yükünü fiyatlara yansıtmadık. Böylece piyasada rekabetçi bir bakış açısı benimsedik. Bunun sonucunda satışlarımızın ciddi oranda arttığını söylemek mümkün.”